9 Aralık Pazartesi , 2024
Home Buradasınız/ GÜNCEL Buradasınız/ Duraklı: Bu krizlerden Yeniden Refah Partisi” ile kurtulabiliriz

Duraklı: Bu krizlerden Yeniden Refah Partisi” ile kurtulabiliriz

Yeniden Refah Partisi Erzincan İl Başkanı Nuri Duraklı ve beraberindeki Yönetim kurulu üyeleri Kazankaya Gazetesini ziyaret etti. İl Başkanı Duraklı burada yaptığı açıklamada İktidarın uyguladığı politikaları ve yeni oluşum içerisindeki partileri eleştirerek, ”Aynı istikamete doğru ilerleyen, fakat farklı isimli partilerin hiçbirisi ile kurtulamayız. Bu felaketlerden ancak “kurtuluş reçetesi”ni ortaya koymuş ve bunu uygulamış ve sonuç almış olan, Milli Görüş zihniyeti ile, o zihniyetin temsilcisi “Yeniden Refah Partisi” ile kurtulabiliriz” dedi.
Yeniden Refah Partisi Erzincan İl Başkanı Nuri Duraklı ve yönetim kurulu üyeleri Kazankaya Gazetesini ziyaret ederek İmtiyaz sahibi Mustafa Özsoy ile görüştürler. İl Başkanı Duraklı Ülke gündemine yönelik değerlendirmede bulundu. Duraklı, yaptığı açıklamada Geçen hafta sayın Cumhurbaşkanı TBMM’de AK Parti Grup Toplantısı’nda konuşmasını yaparken, bir
vatandaşımız sayın Erdoğan’ın gözlerinin içine bakarak; “işsizim, çocuklarım aç” diye yüksek sesle haykırdı.

Bu olay maalesef Türkiye’nin acı gerçeklerini apaçık bir şekilde bir kez daha ortaya koymuştur. Ülkemizde artık ANASOL-D Hükümeti’nin son günlerinde yaşanan “Başbakanlık binası önünde yazar kasa fırlatma eylemi”ni andıran olayları yaşamaya başladık.
TÜRKİYE’NİN GERÇEK GÜNDEMİ VE ACI GERÇEKLERİ
Bu olayın öncesinde Kocaeli’de bir vatandaşımızın cebinde pazara gidecek kadar dahi parası olmadığı için evinin banyosunda kendini asarak intihar etmesi, Bir babanın ailesiyle birlikte siyanür içerek topluca intihar etmesi, Bundan çok kısa bir süre önce de, Hatay’da bir vatandaşımızın işsizlik ve ekonomik sıkıntılar sebebiyle kendini yakarak intihara teşebbüs etmesi, ve yine birkaç gün önce Konya’da bir vatandaşın borçları yüzünden kendisini kamyona asarak intihar etmesi ve en sonunda Merhum Ecevit Dönemi’nin “yazar kasa fırlatma eylemi”ni andıran, doğrudan Cumhurbaşkanı’nın huzurunda gerçekleşen “Acı Feryat”. İşte Türkiye’nin Gerçek Gündemi ve acı gerçekleri.
Bugün bu ülkede işsizlik, açlık, sefalet ve umutsuzluk sebebiyle insanlar zehir içiyor, intihar ediyor, kendin yakarak hayatına son veriyor. Meclise Gidip Cumhurbaşkanı’na “çocuklarım aç” diye haykırıyor, feryad ediyor.
Gelinen bu nokta, milletin bu feryadı, bu toplumsal trajedi medyada küçücük bir haber bile olmuyor. Tekstil sektörünün en önemli isimlerinden, zincir mağazalar sahibi bir işadamımız; “54 yıllık sanayiciyim. Ben böyle bir kriz görmedim. Bu böyle devam ederse, 450 alışveriş merkezi çok yakında batar.” diye açıklama yaptı;
Bu işadamının dediklerini dikkate alıp, ekonomiye çeki düzen vermesi gereken AK PARTİ – MHP Koalisyon
Hükumeti, İş Adamından yaptığı açıklamayı inkar etmesini istediler.
Ak Parti – MHP Koalisyon Hükümeti, Dünya’da bir ilk olarak “fiyatlar arttıkça düşen enflasyonu” icat etmişlerdi, şimdi bir ilki daha gerçekleştirerek; “işsiz sayısı arttıkça düşen işsizlik oranını” icat ettiler.
Ancak hepsi nafile, rakamlarla oynayarak, ısmarlama enflasyon ve işsizlik rakamları açıklayarak, veya medya gücüyle, sosyal medya trolleriyle, acı gerçekler değiştirilemiyor ve gizlenemiyor algı operasyonları ve maaşlı trollerle bu iş buraya kadar.
Eğer siz iktidar olarak “tam 18 senede” bu ülkede üretime-istihdama yönelik bir tane adım atmazsanız, devlet eliyle bir tane fabrika-sanayi tesisi açmazsanız, bir de üstüne üstlük elde olan onlarca devlet kuruluşunu satıp yok ederseniz, İşçi-memur-emekliye “300 gr Antep fıstığı kadar” maaş zamları yaparsanız,
Emeklimize yılda %4+%4 maaş artışı verirken, aynı anda elektriğe yılda %60, doğalgaza bir ayda iki kere %15’er zam yaparsanız,
Tarım üretimine kotalar koyarak, mazot fiyatını 6,5 TL’ye çıkararak çiftçiyi-köylüyü perişan ederseniz, Bundan dolayı milyonlarca insanı boğazına kadar kredi kartı-tüketici kredisi borçlarına batırırsanız, İşvereni, özel sektörü de en ağır vergilerle, en yüksek enerji fiyatlarıyla, yüksek faiz oranlarıyla ezerseniz, olacağı işte budur.
Tüm bu olaylar adeta bir laboratuvar deneyidir ve “Borç-Faiz-Zam-Vergi Ekonomisi” ile her zaman olduğu gibi, bugün de ancak iflasa ve çöküşe gidileceğini ispat etmektedir.
Bu krizlerden “aynı istikamete doğru ilerleyen, fakat farklı isimli” partilerin hiçbirisi ile kurtulamayız. Bu felaketlerden ancak “kurtuluş reçetesi”ni ortaya koymuş ve bunu uygulamış ve sonuç almış olan, Milli Görüş zihniyeti ile, o zihniyetin temsilcisi “Yeniden Refah Partisi” ile kurtulabiliriz.
ÜRETİM-İSTİHDAM-İHRACAT EKONOMİSİ”NE GEÇİLMELİ
Bu noktada yapılması gereken; “Borç-Faiz-Vergi-Trafik Cezası Ekonomisi”nden, “Üretim-İstihdam-İhracat Ekonomisi”ne geçilmesi, köprü-otoyol-park-bahçe gibi altyapı hizmetlerinin yanında asıl olarak üretime, istihdama, ihracata, teknoloji ve sanayiye yönelik adımların atılmasıdır. Yapılması gereken; Milyonlarca genç işsizimize ekmek kapısı oluşturacak adımların atılmasıdır. Yapılması gereken;
Devletin borçsuz-zamsız-vergisiz, millete yük yüklemeden, kaynak üretip, bu kaynakla dar gelirli milyonların refah seviyesini en acil şekilde artırmasıdır.
Yapılması gereken; Kaliteli Nesil (Ahlaki ve manevi kalitesi yüksek, aynı zamanda bilimsel ve teknik kalitesi yüksek nesiller) yetiştirmek, Kaliteli Ürün (Katma değerli ihracat ürünü) üretmektir. Bu ürettiklerimizi ihraç edip, milli gelirimizi reel olarak artırmaktır. Bu hamleleri gerçekleştirmek için gereken kaynak da borçla, vergiyle, trafik cezasıyla, devlet varlıklarını satıp yok ederek değil, Cenabı Allah’ın bu ülkeye vermiş olduğu zenginlikleri mali kaynağa dönüştürerek bulunmalıdır.
YENİDEN REFAH’A DAVET EDİYORUZ
Yoksulluk ancak kaynak üreterek ve bu kaynakla maddi ve manevi kalkınma hamlelerini gerçekleştirerek çözülür. çare milli görüştür, çare adil ekonomik düzendir. Bu gerçeği sadece biz söylemiyoruz, 54. Hükümetin Başbakanı Erbakan Hocamız’ın ekonomi alanındaki Milli Görüş uygulamaları ile, “Milli Kaynak Paketleri”, “Havuz Sistemi” ve “Denk Bütçe” ile, borç ve faiz ekonomisinin önlenmesi ve bunların sonucunda emekli-memur-işçi ve çiftçi kesimlerinin refah düzeyinin rekor seviyede artması bu gerçeğin tam bir ispatıdır.
Bu yoksulluktan, bu işsizlikten, bu perişanlıktan, bu ekonomik krizlerden kurtulmak için, Aynı Bolluk ve Bereket dönemine yeniden kavuşmak için, herkese refah için, “Yeniden Büyük Türkiye” için, tüm milletimizi Milli Görüş’e, Yeniden Refah’a davet ediyoruz. Yıllık ‘100 milyar $’ hacminde Kaynak Paketlerimiz hazır, projelerimiz hazır, Biz Geleceğiz ve milletimizin yüzünü yine Biz Güldüreceğiz inşallah.
Sn. Cumhurbaşkanı’nın geçen haftalarda yaptığı bir konuşmada “Kızlarımız da erkeklerimiz de çoğu 30’u aşkın evleniyor veyahut da çoğu evde kalıyor. Böyle bir şey olur mu?” ifadelerini kullanması geniş yankı uyandırdı.
EVLİLİK NEDEN GECİKTİRİLİYOR?
Asgari ücretin açlık sınırında olduğu bu ülkede, En düşük memur maaşının yoksulluk sınırının altında olduğu ülkemizde, 18 senede devletin öncülüğünde bir tane fabrika açılmamış, mevcutlar yok edilmiş, istihdam imkanı oluşturulmamış bu ülkede, Genç İşsizlik oranının %30 olduğu ülkemizde, Üniversite diplomalarıyla hiçbir işe girilemeyen ülkemizde, (Hele iktidara yakın adamınız, akrabanız yoksa hiçbir yere giremiyorsunuz) Meslek Eğitimin neredeyse hiç kalmadığı ülkemizde,
Gençlerimiz daha evlenmeden, hayata başlamadan kredi kartı borcu, burs borcu, banka kredisi borcuna batarken, (Vatandaşın bankalara borcu bu iktidar döneminde neredeyse 100 misli arttı) Bu ekonomik koşulların üstüne bir de “6284 Sayılı Kanun”, “Medyadaki ahlaki erozyon” ailenin temellerine dinamit koyarken, gençlerimiz nasıl evlenecek, nasıl ev geçindirecek, bir de üstüne 3 tane çocuğa nasıl bakacak? Gençlerimiz 25-30 yaşına gelmiş, hala işi yok, aşı yok, hala harçlık için anne-babasının eline bakıyor, bir de evlenip çocuk sahibi olmalarını nasıl isteyeceğiz. Ülkemizde kira, elektrik, doğalgaz, su, telefon ve internet faturaları, mutfak masrafı gibi zorunlu harcamalar kadar kariyerinin başında ya da henüz çalışmaya başlamamış bir gencin altından kalkamayacağı kadar ağır bir yük oluşturuyor. Ayrıca yüksek enflasyon nedeniyle giderek ağırlaşan düğün harcamaları evliliği olduğundan zor yapan önemli faktörlerden bir tanesidir.
BİZE DÜŞEN GÖREV
Türkiye’de evlilik yaşının geç olması çok önemli bir meseledir. Halledilmesi gereken husus ve sorunlar hayli fazladır. Görülüyor ki iktisadi, psikolojik, sosyal, ahlaki ve dini birçok yönden sorunlar birikmiş bir halde çözülmeyi bekliyor. Ülkemiz maddi ve manevi olarak kalkınamadıktan sonra bu problemin de çözülemeyeceği aşikardır.
Maddi ve manevi kalkınma olmadan birçok sorunun çözülemeyeceği gibi evlilikle ilgili sorunlar da çözülemez.
Faizci-Kapitalist bir ekonomi ile, borç ve faiz ekonomisi ile, inancımıza, toplumsal ahlaka aykırı yayınlar yapan medya ile, Avrupa’nın dayatmalarına göre şekillenen aile ve sosyal politikalarla iktidar bu sıkıntıların üstesinden gelemez. Aile ve sosyal hayata ilişkin kanunlarımız kendi kültürümüze, kendi temel değerlerimize uygun şekilde düzenlenmeden, öze dönüş olmadan, maddi ve manevi kalkınma sağlanmadan bu problemin ve diğer tüm sorunlarımızın çözülemeyeceğini tüm milletimizin ve iktidarın idrak etmesi gerekmektedir. Dedi Kazankaya Gazetesi İmtiyaz sahibi Mustafa Özsoy ise gerçekleşen ziyaretten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek İl Başkanı Nuri Duraklı’ya çalışmalarında başarılar diledi.

Diğer Haberler

Erzincan’da Trafiğe Modern Çözüm: Geçit Yerleşkesi Kavşağı Yenilendi

Haber: Birol ERGİN Erzincan Belediyesi, Geçit Yerleşkesi kavşağındaki yenileme çalışmalarını tamamlamak üzere. Yapılan düzenlemeler ile …

“Milletimizin Değerlerini Aşağılatmayacağız!”

Haber: Birol ERGİN Diyanet-Sen Erzincan Şube Başkanı Zakir Yıldız, laiklik adına değerlerin aşağılanmasına izin vermeyeceklerini …