Kazankaya Gazetesi Günlük Siyasi Gazete
Diğer Haberler
MHP Kahramanmaraş Milletvekili Oğuz Tor ve MHP Genel Sekreter Yardımcısı Konya eski Milletvekili Mustafa Kalaycı Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) İl Başkanlığı tarafından düzenlenen konferansa katılarak referandum ile iglili partililerle görüştüler. Gerçekleşen konferansta 16 Nisan’da yapılacak olan referandum oylaması konuşuldu.
Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) İl Başkanlığı tarafından düzenlenen programla MHP Kahramanmaraş Milletvekili Oğuz Tor ve MHP Genel Sekreter Yardımcısı Konya eski Milletvekili Mustafa Kalaycı Erzincan’da partililerle buluştu.
Atatürk Parkı Sosyal Tesislerinde düzenlenen konferansa, MHP Kahramanmaraş Milletvekili F. Oğuz Tor, MHP Genel Sekreter Yardımcısı Konya eski Milletvekili Mustafa Kalaycı, MHP MYK üyesi Hasan Özarslan, MHP İl Başkanı Bekir Aksun, Merkez İlçe Başkanı Salih Aksu, Tercan Belediye Başkanı Mehmet Yılmaz, Kemah Belediye Başkanı Osman Kemal Aslan, Mercan Belediye Başkanı Bayram Bilici, Ülkü Ocakları İl Başkanı Ferhat Taşdan ve partililer katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, açılış konuşmasına MHP MYK Üyesi Hasan Özarslan yaptı. Özarslan konuşmasında; “Yarım asra yakın Türk Milliyetçiliği davasının Ülkü yolunu Türk İslam medeniyetinin yegane temsilcisi Milliyetçi Hareket Partimiz 48 yıldır mücadele veriyor. Başbuğumuzun ortaya koyduğu Türk İslam anlayışı, Allah yolunun yolcuları inancı ile davaları uğruna binlerce ülküdaşımız ülkenin geleceği için canını vererek bu günlere geldik.
Biz bu Ülkeyi karşılıksız sevdik diye ortaya çıkan genel başkanımız Dr. Devlet Bahçeli 19 yıldır bu anlayışla hiçbir partinin etkisinde kalmadan önce ülkem anlayışıyla yoluna devam etti ve ülkemizin geleceği için uğradığı haksızlıklara rağmen mücadelesini bırakmadı. Hatırlarsanız Cumhurbaşkanlığı seçiminde 367 de takıldı ve aşılamadı o günkü anayasa mahkemesinin de muhalefetin yandaşlığını yapan irade ile beraber meclisi kitlediler. Genel Başkanımız o günün şartların da biz mecliste olacağız dedi ve yapılan turlar sonun da Cumhurbaşkanımız seçildi. Yeni anayasa taslağı üzerinde sayın genel başkanımızın dirayetli duruşu ile yapılan istişareler sonucunda 18 madde üzerinde anlaşmaya varıldı. Milliyetçi Hareket Partisi ‘Ne Mutlu Türküm’ diyene anlayışını gösterdi.” dedi.
Erzincan’da olmakta büyük bir mutluluk duyduğunu dile getiren MHP Kahramanmaraş Milletvekili F. Oğuz Tor, katılımcılara hitaben yaptığı konuşmada, “Erzincan’ın bizim kuşakta özel bir yeri var. Özellikle gençlik yıllarımız da il belediyesi kazandığımız 4 ilden biridir. Erzincan bu yüzden içimizde hep heyecan yaratmıştır. Erzincan tüm seçim süreçlerinde başarılı olmuş bir ilimizdir.” dedi.
Tor konuşmasının devamında, “Milliyetçi Hareket Partisinin oy potansiyeli yüzde 30 dur, 35’dir. Biz bu ülkeyi seviyoruz. Birlik ve bütünlüğümüzü koruyarak birbirimize sımsıkı sarılmalıyız. Milliyetçi Hareket Partisi yüzde 30’da, 40’da, 50’de alır. Tek başına iktidar da olur. Yeter ki fitneliğe fırsat vermeyelim, yeter ki birliğimizi beraberliğimiz bozmayalım. Burada bulunmamızda birçok kişinin emeği var. 80 öncesi birçok arkadaşımız şehit düştü hepsine Allah’tan rahmet diliyorum. Onların burada bulunmamızda çok emekleri var. Geçmişte çok büyük sıkıntılar çektiler. Bizler onların hepsinin ellerinden öpüyoruz. Burada belediye başkanlarımız var canla başla çalışıyorlar. Herkesin aynı başarıyı yakalaması lazım.” şeklinde konuştu.
Referandum sürecini değerlendiren MHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kalaycı, “Anayasa değişikliği özü nedir derseniz, sadece hükümet sisteminde değişikliğe gidilmektedir. Mevcut sistemde meclisin içinde hükümet çıkıyor, yeni dönemde ise doğrudan millet seçecek. Yani meclis hükümet sisteminden Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine bir geçiş söz konusu. Tabi ülke yönetimimizdeki sorunlar saymakla bitmez. Geçmişten günümüze yaşadığımız sorunlar var. 1982 anayasasına baktığımız zaman Cumhurbaşkanına tam 2 buçuk sayfa tutan yasama ile yürütme ile yargı ile ilgili yetkiler verilmiş. Darbeleri gerçekleştirenler kendilerini cumhurbaşkanı olarak gördükleri için anayasaya çok geniş yetkiler koymuşlar. Sorumluluk kısmana bakıyoruz sadece vatanda ihanetten dolayı hakkında soruşturma açılabiliyor, meclisin 4’e 3’ünün oyu ile yüce divana gidebiliyor. Bunu da hukuken açtığı yol vatanda ihanetle ilgili kanun 1991 yılında yürüklükten kalkmış. Şu anda Cumhurbaşkanına tümüyle sorumsuz diyebiliriz. Attığı imzalarla, ilgili de Cumhurbaşkanı eğer Bakanlarla birlikte imzalıyorsa sorumlu hükümet. Anayasamız böyle şu anda. Tek başına attığı imzalar ve aldığı kararlar ile ilgili de hiçbir sorumluluk yok. Yargı denetimi dışındadır diyor, anayasa mahkemeleri dahil yargı mercilerine başvurulamaz diyor. Mevcut Anayasamızda bu hükümler var. İşte hükümet sisteminde değişikliğe gidilmekte, hem de cumhurbaşkanına cezai sorumluluk yüklenmekte yetkileri netleştirilmektedir. Cumhurbaşkanı yargıya ve yasamaya hesap verebilir hale getirilmektedir. Şimdi bizim kesinlikle kabul etmeyeceğimiz bir konu var. Diyorlar ki bu anayasa değişikliği ile eyalet sisteminin önü açılacak. Federal yapının önü açılacak. Söyleyenlere baktığımız zaman hiç kaygılanmaya gerek yok da CHP genel başkanı söylüyor, Barolar Birliği Başkanı söylüyor ama nasıl olacak dendiği zaman ortaya koyabilecekleri bir açılama yok. Ben onu kısaca söyleyeyim. İddiaları şu, diyorlar ki efendim yerel yönetimler özerlik şartındaki çekinceleri kaldırarak, hem de tüzel kişilik yetkilerini kullanarak, eyalet sisteminin önü açılıyor deniyor. Bu tamamen yalan ve hukuki bir karşılığı yok. Neden bu kadar iddialı söylüyorum, bir defa anayasamızın ilk 4 maddesi var. Türkiye Devleti bir Cumhuriyet’tir. Türkiye devleti ülkesi ve milliyeti ile bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı Ay yıldızlı al bayraktır. Başkenti Ankara’dır. Bu maddeler ilk 4 maddede güvence altındadır. Anayasamız baştan sona tek devlet, tek millet, tek vatan, tek bayrak, tek dil üzerine temellendirilmiş. Eyalet sistemine geçildiği zaman kendi yargısı, kendi polisi, meclisi olur. Bu söylenenler nasıl olur bizim ülkemizde. Açın bakın maddeler ne diyor, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Türk milleti bu yetkisini egemenlik hakkını ilgili organlar eliyle yerine getirir. Diğer maddeye baktığımız zaman yasama yetkisi Türk milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisindir. Yargı yetkisi Türk milleti adına bağımsız tarafsız mahkemelerce yürütülür.” açıklamasında bulundu.
